Sefer Efendi, Ahiret'e sefer eyledi

Türk Tasavvuf Mûsikîsi ve Folklorunu Araştırma ve Yaşatma Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı, "Muhibbiyyu'l-Cerrahî", Şeyh Sefer Efendi'yi, Ahiret yolculuğuna uğurladık. Zayıf bedenli, oturduğu zaman çok yer kaplamayan, ama birçok gönlü dolduran bu zarif insanın ne büyük bir boşluğu doldurduğunu da, onu kaybettikten sonra anladım.
Çok seyrek gittiğim, ama her gidişimde kendim de dahil her şeyin değiştiğini hissettiğim Cerrahî dergâhında Merhum Sefer Efendi Hazretleri'nin anlattıklarını can kulağı ile dinlerdim. Her seviyeden insanın anlayabileceği bir lisan ile konuşurdu. Bir pazartesi akşamı, bir Avrupa ülkesinden gelmiş misafirlerin sorduğu sorulara verdiği cevapları hatırlıyorum. Kısa, öz ama öylesine tatmin edici ve öğretici cevaplardı ki bunlar, öyle zannediyorum soruları soran yabancı uyruklu misafirleri de etkiliyordu. Kısacık cevapların içerisine hikmeti sığdırabilmek, o kelâmın ancak yürekten çıkmasıyla mümkün olabilir. Cevaplar, tastamam söylediğim gibi, Sefer Efendi'nin yüreğinden çıkıyordu. Çünkü yüreklere gidiyordu. Bilmiyorum, en azından benim yüreğime geliyordu. Benim gibi herkesin de yüreğine gidiyordu muhtemelen.
Nikâhımı Sefer Efendi kıydı. Nikâhın hemen ardından, parmağında taşıdığı çok değerli, taşlı yüzüğü parmağından çıkarıp; "Al kızım, bu da benden sana nikâh hediyesi" diyerek eşimin parmağına taktı. Kendisi için çok değerli olan bir şeyi o anda bir başkasına terketmek, ancak Allah dostlarına yakışır.
İştirak ettiğim meclislerde kendisinden çok şey öğrendiğim Sefer Efendi Hazretleri'nin vefat haberini gazetede okudum. Cenazesine bile gidemedim. Ama, ne kadar önemli bir gönül ehlini kaybettiğimizi biliyorum. Sefer Efendi, "Gönül Cerrahı Nureddin Cerrâhî" Hazretleri'nden günümüze süzülüp gelen bir geleneği yaşatmaya çalışıyordu. Birçok güzel insanın yetişmesine, birçok insanın hidayete ermesine vesile oldu.
Allah rahmet eylesin, Allah gönül ehlini yolundan ayırmasın.
YALÇIN ÇETİNKAYA 27 Şubat 1999 Cumartesi
2 yorum:
yüzük diyerek geçmeyelim.fususun ne anlama geldigini bir daha araştıralım.içimizde ki karatını bilemedigimiz cevheri oturtacak bir fusus lazım.
ne zaman getiriyorsun fususlardan birini bize ?
Yorum Gönder